Psikologlar, kadınları alışveriş öncesinde ve sonrasındaki davranışlarından yola çıkarak, birbirinden farklı 2 gruba ayırdı. Psikologlar, alışveriş şeklinin kadının ruhsal durumunu ele verdiği görüşünde. Peki, siz hangi gruba giriyorsunuz? İşte bu sorunun ilginç cevapları…
Duygusal boşluğu dolduruyor
Can sıkıntısından ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Tercihinizi, çikolata kutularını silip süpürmekten veya telefonda saatler geçirmekten yana kullanmıyorsanız, o vitrinlerin önündesiniz demektir. Her dakikanızı alışverişe ayırmaktan büyük keyif duyuyorsunuz. Bu durumda sizi yalnızlık sendromundan kurtaracak tek yol, kredi kartlarının gücünden yararlanmak. Ellerinizin poşetlerle buluştuğu o an, en mutlu sizsiniz. Geçici bir süre de olsa! Çünkü şüphesiz bu mutluluğu tekrar tatmak isteyeceksiniz.
Psikologlar göre bu şekilde alışveriş yapan kadınlarda tek amaç, para harcamak değil. Burada önemli olan, kişinin duygusal boşluklarını o an sahip olduğu şeylerle doldurma isteği. Alışveriş onlar için kısa süre de olsa bir doyum süreci.
Yere sağlam basanlar…
Ellerinden alışveriş torbaları eksik olmayan ve azla yetinmeyen kadınlar… Bu tipteki kadınlar için beğendikleri bir ürünün her zaman farklı renklerini alırlar.
Seri alışveriş yapan kadınlarda, duygularının yanı sıra mantık ağır basar. Bu tarz alışveriş meraklısı olanlar yere sağlam basarlar ve işlerini şansa bırakmazlar. Genelde sevgi eksikliği durumlarında bu tablo ortaya çıkar.